OHHAA!..
*sığır,davar,geyik ve gergedan cinsinden özür dileyerek
"Arı dil","Öz Türkçe" deyip durursun,
Kabuk Türkçe var mı ulan boynuzlu?
Akıl'ı beğenmez ,"us" uydurursun,
Bir değil, beş değil hilen boynuzlu.
Lokantanın adı "sosyal otlangaç",
Ana "doğuraç"mış, baba "doğurgaç"...
Zehirin seksen küp , boynun kırk kulaç!
Yoktur senin gibi yılan boynuzlu.
Mecburiyet "zorun", mesele "sorun";
Dedenin dilinden anlamaz torun.
Bölünsün mü yani dün ile yarın,
Tarihlere karşı gelen boynuzlu?
Boynuzlusun amma değilsin boğa.
Sence şuur "bilinç", tabiat "doğa".
Ağzından düşmüyor "emekçi ,ağa",
Milleti ikiye bölen boynuzlu.
Hostes "gök götürü konuksal avrat".
Hadi "tilcik" taze, kelime bayat...
Bu ne nane ,bu ne turşu be gavat?
Var mı manasını bilen ,boynuzlu?
İstiklal Marşı'na neden ötürü,
Bir "ulusal" soktun bir de "düttürü"?
Ve derken "bağımsız" eyledin hürü..
Her gün bir havadan çalan boynuzlu.
Eser neden "yapıt", şiir neden "yır"?
Cümle neye "sözcük" olsun be hınzır?
Bu ağaçta dal koymadın kır ha kır..
Nazımoftan arta kalan boynuzlu.
Psikolojiye "ruhbilim" diyen,
Sonra "zivindirik bilek" eyliyen.
"İlginç" etiketli binbir b.. yiyen,
Hep sen değil misin gülen boynuzlu?
Refakatinde mi?"Eşliğinde" mi?
Gidersin azıya almış da gemi.
Her nerede görsem tanırım seni,
İçin yalan dışın yalan boynuzlu.
Örnekler saymakla bitecek olsa,
Verdiğim ders sana yetecek olsa,
"Koşullar" müsade edecek olsa,
Derdim filan,filan,filan boynuzlu.
Abdurrahim Karakoç